AH ! ANTONY..

Ah Antony, uzun zamandır yazamadım.
Affet ! 
akan bir suyun içindeydim.
bazen akıntıya doğru bırakıyordum kendimi, bazense çırpınıyordum. Akıntıya doğru gittiğimde herkesten bir alkış alıyordum.Çırpındığımda ise bir bakıyordum kimse yok.Hiç kimsecikler..
Neden demiyorum artık,alıştım çünkü buna Antony.
Tam tersine 
"Teşekkür ediyordum her bir sırt çevirene" 
gelmeyin.
sormayın.
bakmayın.
beni düşünmeyin.
pardon düşünmüş gibi yapmayın."diyordum..
sence de gerek var mı buna Antony ? 
İnsanın kalbinde bir toz taneciği kadar yer yoksa bir anlamı kalıyor mu 
bütün bu yaşanılanların ?

Ah Antony !
İnsan kendini anlayamıyor ki bırak başkasını anlayabilsin.
Kendi içinde savaş verirken,
bir de başka savaşları kaldıramıyor.
Kalp dediğimiz şey,
belki de o kadar dayanıksızdı.
Bilemeyiz öyle değil mi Antony ?
Bilemeyiz...



Sarı Yapraklı Kareli Not Defterim

ekim.. 
geldin mi yine,
bavulun çok ağır bakıyorum,
içinde kaç  gözyaşı şişesi var ?
sarı yapraklı kareli not defterim..
onu da koydun mu ?
onsuz geçer mi koca bir ay..
sensiz geçtimi ki onsuz geçsin ?
sana anlattım,
ona yazdım.
sana bağlandım,
ona ağladım,
ah ! sarı yapraklı kareli not defterim..
konuşacak nice şeylerimiz var..
gel..
ekimle gel..
ekim gibi gel..
sarı yapraklarınla gel..
yeter ki gel..






Söyle Hadi !

Söylesene,
beni çok mu iyi tanıyorsun gerçekten ?
Beni ben bile tanıyamamış iken.. 
Bana ben bile tahammül edememişken..
Beni sen mi tanıyormuşsun?
Bana sen mi tahammül ediyormuşsun ?
Boşver bunları, 
Söyle hadi !
Her gece uyumadan önce dinlediğim şarkıyı,
en sevdiğim reçeli
atmaya kıyamadığım şeyleri..
Söyle hadi !
ağlaya ağlaya okuduğum kitap hangisiydi ?
yıllardır sakladığım kuş tüyüm..
Söyle hadi !
saçımı neden kestirmediğimi,
parfüm şişesini hala sakladığımı..
Söyle hadi !
yağmurun bana verdiği hüznü..
Peki ya sol bileğimdeki o "iz"..
Hiçbirinden haberin yok ..
Olmamalı da..
Çünkü beni "ben" bile tanıyamamışken,
Sen , içimdeki bu gizemlere ait olmamalısın..