KUAN · Var



Geceye bir parça bırakalım..
Belki bir şeyleri duyanlar olur.

Deli gönül neyi özler durursun Acınacak dostun cananın mı var Dünya yansa yorganın yok içinde Harab olmuş evin dükkanın mı var Çal nayını ferahnakte ver karar Götün nazır kulağın müsteşar Kumda oyna çöp batmasın aşikar Düşünecek senin zamanın mı var Kendi cihanda bak sen keyfine Kulak asma halkın hayfa hayfine Tamburuna kemanına define Sen de katıl neyde noksanın mı var Şu kırk yıldır senin daran alındı Suratına yüz bin kara çalındı Nasıl olsa bu bokluğa dalındı Neyzenden de büyük isyanın mı var Söz : Neyzen Tevfik Müzik : Demircan Demir

"Camdaki Kız" Kitap Analizi /3

Herkese kocaman bir selam !
Eveeet,  efendim bugün bir kitap analizi yapacağım.
Uzun zamandır okuduğum kitapları bloga taşımamıştım.
Şimdi bunun için bolca vaktim var :)

Hadi bakalım.


Kitap Analizi Nedir Sermest ?

Kitap analizi benim zaman zaman yaptığım bir sorgulama ve okuduklarımı hazmetme durumum. 
Nasıl yapıyorum bunu ?
Okuduğum ve etkilendiğim kitapları ele alıyorum. Bana neler kattı, beni nasıl etkiledi,altını çizdiğim bölümler, yorumlarım bunlardan bahsediyorum bol bol. Aynı zamanda okurlarla da buluşma noktam oluyor kitap hakkında münazara ediyoruz. Sevdiğim etkinliklerden biridir. :)

Konumuza dönersek ; bugün "Camdaki Kız" kitabını bitirdim. Dr. Gülseren Budayıcıoğlu'nun yazdığı bir kitap.Yazarımız doktor,psikiyatrist , hatta yazarın bir kitabı İstanbullu Gelin dizisinin senaryosunda kullanıldı.Ama ben farklı bir eserini okudum, çokça severek.
Bir danışanın hayatını konu edilmiş, birden fazla karakter var kitapta ama anlatılan şey hep aynı kapıya çıkıyor bence. Geçmişimizle olan bağın günümüzde bizi nasıl etkilediğini , sosyal ve çevresel hayatımızı nasıl ele geçirdiğini , bazı şeyler kadersel olsa da (anne,baba, kardeş,doğum) hayatımızın iplerini bir yerden sonra kendi elimize almamız gerektiğini ve kadersel motif kavramını çok güzel anlatmış hocamız.
Geçmişimizin gerçekten geçtiğine emin miyiz ? Yoksa hala bizi huzursuz eden şeyler mevcut mu ? Kader motifimizi biz mi örüyoruz ? Bu örgüyü bozmak bizim elimizde mi ? 
Kendime yönelttiğim sorulardan bazıları.

Kitaptan alıntı da yapmak istiyorum.


* Vicdan denen şey herkeste aynı değildir.

* Sanki hiç uyumayan sürekli nöbet tutan polisler vardır bu insanların içinde.  

* Tesadüf dediğimiz hiçbir şey tesadüf değil aslında.

* Oysa Allah hep affedicidir.Allah affetse de insan kendini kolay affedemiyor belki de.

* Ümit insanın içinde kendiliğinden doğmuyor, birilerinin zamanında bu ümidi o çocuklara aşılaması gerekiyor.

* İlişkisizlik belki de mutsuzluğun en önemli nedenlerinden biridir.Birini kendinize düşman edinmek istiyordanız onunla ilişki kurmayın yeter.

* Hüzün çiçeğim.. Ben üzülünce hep böyle derdi bana.


Vicdan çok farklı bir konu. Kimisinde çok fazla iken kimisinde hiç. Vicdan yeri gelir her şeyi affeder ama asıl durum  kişinin kendini affetmesidir. O bağı kesmek ve yerine olumlu anılar bırakmak..
Bu kitaptan sonra "affetmek" kavramını düşündüm.
Kadersel yol ayrımlarını düşündüm.
Düşündüm,
Düşündüm,
ve düşündüm de bazı şeyler bizim elimizde.
bunu sen de düşün sermest..

görüşürüz.







Karantina Kafası

Herkese merhabaaaaa, nasılsın sermest ? Malum olağanüstü bir haldeyiz, karantinadayız.
Bugünler sırf bana sana ona değil hepimize eşit. Tüm şehirlere,tüm ülkelere, tüm Dünya'ya eşit.
Tüm dünyada ilk defa bir eşitlik söz konusu oldu .
Tabi bunun bir hastalık olması içten içe üzücü.
Tüm insanların yaşadığı ortak duygu " hüzün ve endişe"
Bu duygular "sevinç,heyecan,heves,umut,huzur,sabır" olabilirdi.
Ama hayat bize bir şeyler öğretmek istedi.
Benim öğrendiğim çok şey oldu sermest.

Ne gibi sermest ?

Kötü günün herkese kötü olduğunu,
acıların paylaştıkça azaldığını,
dil,din,ırk ayrımının hiçbir anlamının olmadığını,
olaya Amerikalı,İtalyalı,Çinli vs. bakmaktan çok "can" olarak bakılması gerektiğini
acının sayılarla artmayacağını,
1 can acısı ile 100 can acısının eşit olduğunu,
cenaze törenlerinin değerini ( evet çünkü coronalı hastaların cenaze töreni yapılmıyor ceset torbasından bile çıkartılmadan, birkaç kişi eşliğinde gerçekleşiyor.Ve bu hem merhum için hemde yakınları için çok üzücü bir veda bence)
ve o bir "can'ın"  sağlığımızın ne kadar mühim olduğunu,
dışarı çıkıp bir süpermarkete gidip keyifli bir halde alışveriş yapmanın bile aslında bir lütuf olduğunu,
doğanın önemini, hayvanların da özgürleşmesi gerektiğini,
hobilerimin ve yeteneklerimin aslında ne kadar fazla olduğunu
vee son olarak hür olmak yaşamın en önemli parçası bunu bir kez daha öğrendim.

Ve belki bu #EvdeKalma sürecinde yeteneklerimize, hobilerimize kendi içimize daha çok yönelmemiz gerektiğini hatırlattı.

İçselleşelim

İçselleşmek ? 

İçselleşmek ; Bir varlığın kendine dönmesi,içindeki şeye yönelmesi..


İçselleşelim o zaman..